Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “Kıbrıs Gerçekleri” sergisinde şunları söyledi: “Kıbrıs Barış Harekatı’nın ellinci yıl dönümünde, Kıbrıs Türklerine yönelik etnik temizlik ve dışlama çabalarını unutmuyor, unutulmaması için elimizden geleni yapıyoruz. KKTC, Kıbrıslı Türklerin “Sağlam temelli tezlerini dünyaya anlatmaya devam edeceğiz.” İletişim Direktörü Altun, Ankara Kültür Sanat ve Medeniyet Derneği’nin Sanat Galerisi’nde düzenlediği “Kıbrıs Gerçekleri” sergisini ziyaret etti ve Ankara’daki müzayede evi, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığımızın desteğiyle KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da katıldığı programa, İletişim Başkanı Altun, sergiye katılımından dolayı KKTC Cumhurbaşkanı Tatar’a teşekkür ederek, Tatar’ın katılımıyla bu serginin daha çok tanınabileceğini söyledi. Ulusal ve uluslararası kamuoyunda. Sergiyi Kıbrıs Barış Harekatı kapsamında düzenledi. Kıbrıs’ın 50. yılı vesilesiyle bunu yapmaktan büyük mutluluk ve onur duyduklarını belirten İletişim Başkanı Altun, yıl boyunca bu serginin yanı sıra Kıbrıs’ın gerçeklerini ulusal ve uluslararası izleyicilere anlatmak için birçok etkinlik düzenleyeceklerini söyledi. İletişim Başkanı Altun, bu anlamda “Kıbrıs Gerçekleri” sergisinin bu yönde atacakları ilk adım olduğunu belirterek, Kıbrıs vakasını ve Kıbrıs gerçeklerini tüm dünyaya ve uluslararası kamuoyuna bu sergiyi kullanarak anlatacaklarını söyledi. Hem ülkede, hem KKTC’de hem de dünyanın farklı yerlerinde kamu diplomasisi olanakları. İletişim Başkanı Altun, tarihi açıdan olayın gerçeklere bakıldığında iki boyutu olduğunu belirterek, “Birincisi, yaşanan mezalim var. İkincisi, Kıbrıs Türkü’nün bu zulme karşı şanlı ve gururlu direnişi var.” Sergide hem zulmün hem de onlara karşı verilen güçlü direniş mücadelesinin izlerinin görüldüğünü vurgulayan İletişim Başkanı Altun, şunları paylaştı: “Sergimiz bu boyutta ne kadar güçlü bir etki, imza ve imzanın olduğunu tarihsel bir kronolojiyle açıkça gösteriyor. Kıbrıs tarihinde Türklerin sahip olduğu mühürdür.” Benzer şekilde Kıbrıs’ta Türklerin 20. yüzyılda uluslararası güçlerin etkisi altında nasıl baskı altına alındığı ve bu anlamda orada Türk karşıtı bir statükonun oluşturulmaya çalışıldığı görülmektedir. Türkiye Cumhuriyeti’nin çok güçlü desteği ve katkısıyla, Kıbrıs Türkü’nün şanlı mücadelesiyle bunu bir kez daha görüyoruz. “Soykırım girişimlerine izin verilmedi ve bu kötü faaliyetler durdurulabildi çok şükür.” “Acı gerçekleri unutmamalıyız”Sergide, bu tarihi bağlamın yanı sıra, Kıbrıs gerçeğinin ulusal ve uluslararası medyaya nasıl yansıdığını, Kıbrıslı Türklere yönelik baskıların ulusal ve uluslararası medyada nasıl belgelendiğinin görülebileceğini vurgulayan Prof. İletişim Sorumlusu Altun, sergide bu anlamda birçok tarihi belgenin, gazete kupürlerinin, dergi nüshalarının paylaşıldığını belirterek, kitaplar ve diğer arşiv belgeleri aracılığıyla Kıbrıs’ın gerçek imajını ortaya koyma fırsatı bulduklarını, bunun en önemli tarihi verileri olduğunu ifade etti. Kıbrıs’taki mazlumların tanıklıkları ve zalimlerin itiraflarının serginin temelini oluşturduğunu belirten İletişim Başkanı Altun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Batı statükosunun bize sunduğu bir takım manipüle edilmiş anlatılarla burada anlatıyoruz, değil. Bize anlattığı Kıbrıs, ama gerçek Türkiye’nin merkezde olduğu Kıbrıs… Elbette bu sergiyi oluştururken şu prensibi benimsedik: Ne olursa olsun tarihimizin acı gerçeklerini hatırlamalıyız. Acı gerçekleri unutun, unutulmasına izin vermemeliyiz çünkü Aliya İzzetbegoviç’in dediği gibi: “Ne yaparsanız yapın soykırımı unutmayın”. “Unutulmuş bir soykırım tekrarlanıyor.” Bu anlamda Kıbrıs Türklerine yönelik etnik temizlik ve dışlama çabalarını unutmayalım, unutmamak için elimizden geleni yapalım, yapacağız. “Kıbrıs Barış Harekatı’nın ellinci yıldönümünde, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Kıbrıs Türklerinin sağlam temellere dayanan tezlerini dünyaya anlatmaya devam edeceğiz.” “Bu Türkiye’nin verdiği desteğin rekorudur”İletişim Başkanı Altun, KKTC’nin uluslararası alanda diyalog ve diplomasiye dayalı bir yaklaşımla Kıbrıs Türk halkının davasını savunmaya devam ettiğini, uluslararası alanda iki devletli çözüm umudunu daha güçlü bir şekilde savunduğunu belirterek, şunları söyledi: Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan iki devletli çözümden yanadır. Başta Birleşmiş Milletler olmak üzere tüm uluslararası platformlarda çözüm perspektifini güçlü bir şekilde destekliyor ve Kıbrıs davasına destek veriyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın KKTC’yi Türk Devletleri Örgütü’ne gözlemci üye yapma çabası, bu anlamda Cumhurbaşkanımızın Türkiye’deki Kıbrıs Türklerine verdiği destektir. “Bu, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin verdiği desteğin bir ifadesidir. KKTC’nin geçmişteki acılarını, kahramanca mücadelesini ulusal ve uluslararası alanda bu yöntem ve yöntemlerle, düzenlediğimiz ve düzenlediğimiz sergilerle ortaya koymaya devam edeceğiz. Filmlerle ve kamu diplomasisinin tüm araçlarıyla tutunmaya devam edeceğiz.” Kaynak: (guzelhaber.net) Güzel Haber Masası